0

Yoğun bakım odalarda

hayata tutunmaya çalışırken sen;

seni kaybetmek korkusu dışarıda,

yoğun bir sis gibi kaplardı etrafımızı bir bilsen.

 

Sabahları hastane önünden

çöpçüler gelir geçerdi,

sıcacık gülüşürlerdi.

Biz ise içimizi yakan gözyaşlarıyla ağlardık,

acıyan yanlarımızı toplardık.

 

Şimdi sen,

yavaş kalp atışların kadar sessizsin.

Bir hayal kadar ulaşılmaz ve güzel.

Umutlar, ne kadar acımasızmış meğer

geleceğin belirsizliğinde

yaşamak buysa eğer.

 

Şimdi

çıkmaz bir sokağa düşünce telaşı yaşamanın;

mirastır hatıralar,

ayrılırken geride kalanların.

 

Oktay Kocagöz

Leave a Comment

İlgili İçerikler