Sabahın erkeninde uykulu gözlerini kapamamak için direnen Itır, o pencereyi görmeyi bekliyordu servis sokağa saptığında. Gözlerini yumsa uyuyacakken o pencereye bakmak için başını koltuğa...
Sabahın erkeninde uykulu gözlerini kapamamak için direnen Itır, o pencereyi görmeyi bekliyordu servis sokağa saptığında. Gözlerini yumsa uyuyacakken o pencereye bakmak için başını koltuğa...
Birden bire ellerimi öpmeye başladı. Yüzü kıpkırmızı olmuştu. Şimdi yalnız kırmızı küçük kulaklarını, ensesinin çukuruna düşmüş dumanlı kumral saçlarını görüyordum. Bir an içinde değişivermiştim....
En çok kokulu tülbendini severdim. Beyaz ve kenarları iğne oyalı tülbendine sinmiş gül kokusu az da olsa güvelenmesin diye dolabına serptiği keskin naftalini açığa...
Öyle bir bakıştı ki o. Bu bakışıyla bütün düşüncelerini anlatmıştı sanki. Öfke, hüzün, hayal kırıklığı. En çok da hayal kırıklığıydı yüzündeki ifade. Dudakları hafif...
Edebiyathaberleri.com bizden bahsetti. Erik Ağacı Öykü Sitesi olarak kendilerine teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Poetikhabernet bizden bahsetti. Erik Ağacı Öykü sitesi olarak kendilerine teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Renklerin içinde unuttum gözlerini Lekelenmiş kalbin aşktan bi haber Bir ışık belirdi gözlerinde Anladım bu bir hayal Rüyalar gördüm iç içe Kim Mecnun, kim...
Bizim Semaver bizden bahsetti. Erik Ağacı Öykü olarak kendilerine teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Sanat Alemi.Net bizden bahsetti. Erik Ağacı Öykü olarak kendilerine teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Edebiyat ufku bizden bahsetti. Erik Ağacı Öykü olarak Edebiyat Ufku’na teşekkürlerimizi sunarız.