1968 yılının haziran ortalarıydı. Sabahın saat yedisinde görevini devralan Cavit Bey, ilk iş olarak çardaklı kulübenin arkasındaki kömürlüğe koyduğu teneke süzgüyü alıp suyla doldurdu. Önce çardaktaki çiçekleri, kulübenin penceresindeki fesleğenleri, sonra da kulübenin önünü suladı. Sulama işini bitirdikten sonra kulübeye girdi. Tahtadan yapılmış küçük, gri renkli masanın üstünde duran sarı pirinç gövdeli, üç ayaklı gaz ..
Read More…