Ayaz bir rüzgâr esiyor. Tokat gibi gelip yapışıveriyor yüzüme. Ellerimi ceplerimden bir saniye olsun çıkarmak donmama sebep olacakmış gibi geliyor. Yanımdaki ise hiç hissetmiyor sanki ne ayazı ne yaslandığı metal korkulukların soğuğunu. Yüzlerce dolarlık olduğunu tahmin ettiğim gösterişli deri ceketinin önü açık ve benim ödümü koparan deli rüzgârda öylece kıpırtısız duruyor. Bacaklarını saran dar kotundaki ..
Read More…