EYLÜL “Tamam, geliyorum.” diye kapattı telefonu. Vestiyerden mont geçirdi sırtına. Ne saçına baktı ne başına. Üstünde alelade bir kazak, altında mavi bir kot pantolon…...
AĞLAR GİBİ GÜLÜYORSUN
Genç rüzgârı selamlıyor ağaçlar
Dağ evi penceresinin camları kırık!
Gönlüm karaya oturmuş bir gemi
Mevsimler işgal altında!
Hayallerim ürkmüş bir ceylan gibi
Çeneleri kilitlenir mi engin dağların?..
Güne baygın bakıyorum, geceye kırgın
İçimdeki çocuğu avutamıyorum!
Ne gidişinin nedenini biliyorum
Ne seni bekleyişimin!
Bir denizkızının koynunda sabahlamışım
Sarhoş muyum ayık mıyım bilmiyorum!..
Meşalelerle karşılamıştım hayatı
Vazgeçmedim meçhule yürümekten
Mutluluğa hiç rastlayamadım!
Ağlar gibi gülüyorsun diyorlar bana
Beni ölüme mahkûm edenler
Hayatla ölümü cemetmişler!..
Hızır İrfan Önder
