SEVDA YORGUNU Sevda sana başka ağır Bana başka ağır Dallarındayız Başka başka hayatların Açmayan kuruyan Mevsimler sana başka Bana başka Dallarındayız Kuruyan ömürlerin Bir...
CUMHURİYETİMİZİN KURTULUŞUNUN 101. YIL DÖNÜMÜNDE TÜRK KURTULUŞ SAVAŞI’NA DERİN BAKIŞ
“Ben ve benim gibi birçok vatandaşlar, kardeşler, milletin asıl vatanı, ümitsiz felakete düştüğü zaman görevli oldukları, vicdanen, namusen, haysiyeten yükümlü bulundukları vazifeyi yapmak mevkiinde kaldılar. Bunu elbette yapacaklardır. Yapmaları mecburi idi, vicdanı idi, millî namus gereği idi. Ben bu mukaddes esasların dışında hareket edebilir miydim?
Egendiler; elbette edemezdim. Türk Milleti’nin hakiki hiçbir ferdi bu gereklerin haricinde hareket edemezdi. Ben elbette bu elim manzara karşısında vicdanımın emirlerine muhalif, millî namusumuza aykırı hareket edemezdim.”
Gazi Mustafa Kemal Paşa-1925
Tarihçi yazar Ayten Başabaş Dirier’in kaleme aldığı “Türk Kurtuluş Savaşı” adlı kitabın ilk cümlesi şöyle başlar:
“Türk Kurtuluş Savaşı, 1914-1918 yılları arasında süren 1. Dünya Savaşı’nın hem devamı hem de rövanşıdır.”
Bu önemli tespite dikkat çektikten sonra yakın tarihimizde, günümüze şekil veren Türk Kurtuluş Savaşı’nın özetine kısaca göz atalım.
Osmanlı İmparatorluğu 17 Kasım 1914’de savaşa girdiğinde tek müttefiki olan Almanya ile İtilaf Devletlerine karşı ana ve yan cephelerde savaşmak zorunda kaldı. 30 Ekim 1918 yılında Limni adasındaki bir limanda Agamemnon zırhlısında imzalanan Mondros Mütarekesiyle teslim oldu. Ateşkesten üç gün sonra işgaller başladı. İtilaf Devletlerine bağlı donanmalar 13 Kasım 1918’de İstanbul’a, 14 Mayıs 1919’da da İzmir limanlarına demir attılar.
Padişah VI. Mehmet bu duruma bir çözüm üretemiyordu. Uzun zamandır özel yetkilerle donatılmış görev için uğraşan Mustafa Kemal Paşa’ya göre kurtuluş, Anadolu’ya geçip direnişi örgütlemekten geçiyordu. Doğu Karadeniz’de kargaşa çıkaran Pontusçu Rumlar ile Türkler arasındaki güvenliği sağlamak üzere padişah tarafından 3.Ordu Müfettişliğine atanır. 18 kişilik mahiyetiyle birlikte 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basıp bağımsızlık ateşini tutuşturdu.
1919-1921 yılları arasında; Ulusal Örgütlenme, Askeri Strateji, Oyalama Evresi ve Stratejik Savunma Evresi olarak dört başlık altında toplanan bu hazırlıklar vatanın topyekûn savunulması içindir. Halkın bilinçlendirilip Kuvayı Milliye ruhunun uyandırılması için 26 Temmuz 1919’da Balıkesir, 16 Ağustos 1919’da Alaşehir Kongreleri toplanarak Batı Anadolu’daki bölgesel güçlerin birleştirilmesiyle Batı Cephesi’nin kurulması sağlandı. Bütün cemiyetler 4-11 Eylül günleri arasında toplanan Sivas Kongresi’nde “Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti” adıyla birleştirildi.
Erzurum, Sivas Kongrelerinde alınan kararlarla “Ya istiklal ya ölüm!” sözü milli kurtuluşun parolası olmuş, manda ve himayenin asla kabul edilmeyeceği açıkça beyan edilmiş ve milli sınırlar içinde bulunan vatan parçalarının bir bütün olduğunu, birbirinden ayrılamayacağı deklare edilmiş oldu.
Akabinde Birinci İnönü Muharebesi, İkinci İnönü Savaşı, Kütahya-Eskişehir Muharebeleri, Sakarya Meydan Muhaberesi yapıldı. 26-30 Ağustos’ta yapılan “Büyük Taarruz” Millî Mücadele’nin son evresidir. 30 Ağustos günü Mustafa Kemal Paşa’nın yönettiği “Başkomutanlık Meydan Muhaberesi” başarıyla sonuçlandı ve 1 Eylül’de Başkomutan’ın “Ordular İlk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!..” tarihi emriyle ordumuz Takip Harekâtına başlayıp on dört gün içinde İzmir’e girdi.
İzmir’in işgaliyle başlayıp; 3 yıl, 3 ay, 25 gün süren Türk Kurtuluş Savaşı 9 Eylül 1922’de İzmir’in kurtuluşuyla sona erdi. 18 Eylül’de Batı Anadolu tamamen düşmandan temizlendi. 11 Ekim 1922’de imzalanan Mudanya mütarekesi ile Doğu Trakya ve İstanbul kurtarıldı. Kasım 1922’de Lozan Barış görüşmelerine katılınması sonucunda Osmanlı Saltanatı kaldırıldı. Köhnemiş bir imparatorluğundan küllerinden yepyeni genç bir Cumhuriyet doğdu…
Çok sayıda kaynakçaya atıf yapılan, Ayten Dirier Başabaş Hoca’mın güftesini yazdığı ve beslenen marşlarının, şiirlerinin bulunduğu, mürşidimizin veciz sözlerinin yer aldığı külliyatlı bu eser Ekim 2023 yılında Ay Yıldız Kitap etiketiyle raflarda yerini alan bir başucu kitabıdır. Kitabın muhteviyatı, objektif bir bakış açısıyla kaleme aldığı tarihçi/yazarın yorumları değil sadece gerçeklerdir.
Başta Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, silah arkadaşlarına, gazi ve şehitlerimize ne kadar minnet duysak azdır. Aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum.
Bin yaşa Türkiye Cumhuriyeti!
Ayten Başabaş Dirier kimdir?
Mardin doğumlu emekli öğretmen. İzmir Buca Eğitim Enstitüsü Sosyal Bilimler ve DEÜ. Tarih Bölümü, DEÜ Atatürkçülük ve İnkılâp Tarihi Bölümü mezunu.
Bazı siteler, dergiler, kendi bloğu Kültür Bahçesi, Australia Türk, Florida Türk, Artuklu Haber siteleri, Egeli Sabah ve İlkses gazetelerinde tarihî ve kültür ağırlıklı makaleleri yayımlandı. Bir sitenin düzenlemiş olduğu öykü yarışmasında almış olduğu birinciliğe, 2010 yılı Milliyet Miss Blog birinciliği eklendi. Yesevî Sevgi Dergisi, Musikâr, Yeni Türkiye dergisi, İzmir Kent ve Bellek dergisi ile hakemli Beytülmakdis, Akademik Tarih Düşünce dergilerinde (Dergi Park) araştırmaları yayımlandı. Akademik Tarih ve Düşünce dergisi hakemidir. Aynı zamanda dergimizin Yayın Kurulu Üyesi ve yazarıdır.
Basılmış Eserleri:
Milli Sesimiz M. Âkif, Türkiye’de Anayasa Hareketleri, Cumhuriyet Destanı, Çanakkale Serefrazı, Sende Geçiyor Rüyalarım, İzmir Beyleri-1/Emir Çaka Bey Türkler, İstiklal Yolunda Üç Destan (oratoryo), İzmir Yollarında Zafer Koşusu (oratoryo), Ahî Evrân (Film Senaryosu) araştırma ve şiir kitapları yayımlandı.
Ayrıca, 1.Dünya Savaşı &Çanakkale, Daima Muzaffer Artuk Bey, İzmir Beyleri 2/Gazi Umur Bey, Çağlarda İzmir (Şiir), İzmir’de Zaman Yolculuğu (Makale), Anka Soylu AHİLER (Senaryo), İsfahan’dan İzmir’e (Roman), Türk Tarihinden Damlalar, Mardin Matbahı, İnancımın Gülleri araştırma ve şiir kitapları basılmak için bekliyor.
Çoğu millî nitelikli 24 güftesi bestelenmiştir.
30 AĞUSTOS MARŞI
Güfte: Ayten Dirier
Beste: Saim GÜMÜŞ
Yıldızlı gecede Sakarya’dan Kocatepe’ye/Bir yıllık sessiz akına ince patika yer açtı
Aşılmaz denilen çelik bendler parçalandı/Silindi Afyon’da “zapt edilemez” damgası
Tüm vatan, kız kızan istiklal için atakta/Son nefese dek kağnılar ardında koştu
Top sesiyle şimşekçe çakıp, selce koştu/İstiklal güneşi zafere inançla erce koştu
Tunç yüzlü, mert yürekli, Kartal Ordu/Halk ardında Dumlupınar’da selli selli
Barut, alev, dumandan gök kızıl renkli/Dağ, ova şehitlerin kanıyla gül bahçesi
Hedefte Akdeniz yıldızı tutsak İzmir/Vuslat ateşi yanar tüm vatanın yüreğinde
Birinci-İkinci Ordu- Süvariler kelepçe/Afyon’da düşman eğilir, eğilir Türk önünde
9 EYLÜL MARŞI
Güfte: Ayten DİRİER
Beste: Prof. Dr. Kubilay KOLUKIRIK
Dokuz Eylül sabahında uçmakta/Kartal kanatlı Türk Süvarileri
Şerefli istiklal ruhu ayakta/Sevinç gözyaşları akar sel gibi
Kordon’da nalların kıvılcımında/Yankılanır bir Akıncı Türküsü
Konak’ta dalgalanır rüzgârda/Alsancak ile Bayraklar coşkulu
Dokuz Eylül vatanın kurtuluşu/Dokuz Eylül İzmir’imin gururu
Gazi umut oldu tüm mazlumlara/Dokuz Eylül Türk’ün şanlı onuru
Fatma Türkdoğan