0

BELLİ DEĞİL

hüznü içmiş yüreğim içten içe çürüyor

hazana ermiş mevsim günler bir bir eriyor

rehine kalmış ömrüm bir hayâle yürüyor

henüz kapımı çalma açılır belli değil

 

avazım çıkmaz arşa şu sadrıma dökülür

bedenim hücre hücre taş misali sökülür

bir mevtayım âlemde mezar taşım dikilir

üzgünüm yine sorma içilir belli değil

 

mevsim yine sonbahar solmuş yaprak gibiyim

bereketin küstüğü çorak toprak gibiyim

her dişe dert sarılı kırık tarak gibiyim

hesabım çıkmaz düze saçılır belli değil

 

hayat akıp geçiyor bent çöküyor önünde

rüzgâr gelip esiyor yine hüzün yönünde

bağa kahır ekiyor dert bitiyor gününde

bir dağ biner omzuma geçilir belli değil

 

aksak adımla yürür düşe kalka geçerim

dostu düşmanı görür her dem ölçüp biçerim

iki gözüm yaş döker damla damla içerim

ne kalacak elime seçilir belli değil

 

önümde kâğıt kalem satır satır yazarım

sağırsa cümle âlem isyan eder kızarım

çökerse gönül kalem mezarımı kazarım

dokunmayın telime baç alır belli değil

 

emanet üçer beşer günden güne zay’olur

gözüme perde iner güneş söner ay olur

nüfustan kaydım düşer işin sonu vay olur

kefen bezi tenime biçilir belli değil

Faik Kumru

 

Leave a Comment

İlgili İçerikler