gönülden ne katarlar geçer yükü hasret dolar da gider ne çok çile meşakkat çeker bir son durağa ulaşsam der ağır ağır ilerler rayda demir...
gönülden ne katarlar geçer yükü hasret dolar da gider ne çok çile meşakkat çeker bir son durağa ulaşsam der ağır ağır ilerler rayda demir...
Kardeşimden haber alamayışımızın tam on altıncı günü. Tarifi olmayan bir yas var içimde, derinlere uzanan, gömülü yerlere sığınan. Gün boyu asfalt yollar uzanıyor gözlerimin...
Yollar yürümek ve varmak içindir hepimiz biliyoruz, bazen düz bazen yokuş yukarı olması genç iken bir şey ifade etmese de ihtiyarlayınca insan yolun yokuş...
gittiğim her yer dalgalı ömrünün günlerini bir bir siliyor geçmişle geleceğin tam ortasında gün ışığının ince çizgilerinden geçip siyah çarşafla örtülü geceye ulaşıyor firar...
Sokakta yürürken, yanından geçen insanların yüzlerine bakıp içlerinden birini tanıyacakmış gibi hissetti. Oysa herkes birbirinden farklıydı. Kimi mutluydu, kimi hüzünlü. Kimi telaşlıydı, kimi yavaş....
Ne istiyorsun? Çok şey konuşuyor Uzaksın işte Bir yere gitmez lodos Hangisi yaprak Sanki çiçek Karanlık vadiler Sular öteki Benimki beyaz Eşyalar titriyor Zamanın...
Akışı olmayan su, dibini veya olduğu alanı olduğu gibi bataklığa çevirir. Bataklığa saplanır iseniz sizi aşağıya doğru çeker. Kurtulmaya çırpındıkça daha da batarsınız. Kıyaya...
-Zulmün pençesi susarsan daha ağır Söz tükendi Her hücre derin bir kuyuda Karanlığın işgali de çok yakın, boğuluyorsun Gök taşlarından kurtulmak ne mümkün Kargalarla...
Meslekçe gazeteci olmasına rağmen uzun yılardır editörlük ve çevirmenlik yapıyor. Çingiz Abdullayev, Noel Kalef, Michel Lebre, Marguerite Duras gibi yazarların romanlarını Rusçadan Azerbaycan Türkçesine...
Bir sonun başlangıcındayız biz Ve sen de benim gibi içli Mutlu günlerimiz susta Ve o tozpembe dünyamız Şimdi tanrılar panayırında. Sen cıvıl cıvıl on...