SAATİ Saati soruyorsanız Saat: 8:45’dir Zaman da aslında büyük bir boşluk gibidir Biz bir vakitler mavi gökyüzüne şöyle bir bakıyor, bu bir rüya mı...
Bir sonun başlangıcındayız biz
Ve sen de benim gibi içli
Mutlu günlerimiz susta
Ve o tozpembe dünyamız
Şimdi tanrılar panayırında.
Sen cıvıl cıvıl on beşli
Bugün on yedinci yaşta
Bir düşündüğünü bir daha düşünmeyen
Birbirini bulmayan savruk saçlarda
Bir hüzün bir küskünlük şimdi
Dalgın bir öğrenci edasında
Sınıfta, caddede, okulda
Bir garip hȃl var on yedinci yaşta.
Gemiler kalkar, boş rıhtımlardan
Gemiler süzülür
Kuş yüreği hâllerimize
Met sıtmasına tutulmuş
Denizler gibi dalga dalga.
Bana onu hatırlatan siz
Neredesiniz deniz yosunları
Hani ya kokularınız
Nerede eski zaman kadırgaları
Nerede o kentte unuttuğunuz kız.
Verin artık sihirli değneğimi
Siz susun imbatlar
Ve siz gamze yüzlü denizler
İstemiyorum yağmurlarınızı.
Akşamla hüzünlü şimdi sahiller
Bir endişe içinde Posedion
Bin uluma girdapları pusuda
Ve salık verdiği yerler
İşte Venedik, işte Sicilya
Bildiğim tanıdığım
Hani ya denizkızım nerede?
İsmail Türkdoğan