SAATİ Saati soruyorsanız Saat: 8:45’dir Zaman da aslında büyük bir boşluk gibidir Biz bir vakitler mavi gökyüzüne şöyle bir bakıyor, bu bir rüya mı...
Kökünden kurudu renk renk çiçekler
Cennet tohumu çorağa düştü
Yerin yanağı kızardı utancından
Güneş kor ateşten dumana düştü
Kalemler yüz çevirdi kara yazıya
Bir katran tanesi şekere düştü
Gelinlik yapıldı kir yumağından
Cihana destan olan riyaya düştü
Sızladı serçenin hisli ciğeri
Katilin gönlüne gözyaşı düştü
Pinti kötülüğü bölüştü hesabından
Güzeller gamzeden çukura düştü
Yağmur sığındı göğün göğsüne
Cahiller akın akın kitaba düştü
Gölgeler saklandı aydınlar aynasından
Yıldızlar ıraktan ayağa düştü
Karanlık gizli gizli koştu şafağa
Ulaklar selamsız kelama düştü
Cümle âşık usandı tatlı canından
Bülbülün hülyası Sina ‘ya düştü
Lime lime edildi cananım aşk nazarında
Her zalim kendince hesaba düştü
Yoksul kovuldu yok pazarından
Ustanın alacağı çırağa düştü
Halil Maraş