Öyküler

DİYET

Karşımda dikiliyordu. Utancından yüzü pespembe olmuştu. Yüzündeki pembenin tonu içinde bulunduğumuz durumu net bir şekilde anlatmaya yeterdi. Biraz merak ve çokça heyecanla gözlerimi aşağıya...

Öyküler

YANLIŞ KARAR

Babası öğretmen olan Ayşe’nin mutlu bir günüydü. Arkadaşları ile beraber kütüphanede derslerine çalışmışlar, birazcık gezmişler ve sonrasında da herkes evine dönmüştü. Kızların birlikte yaptığı...

Öyküler

PAZARCI CEMAL’İN YERİ

Askerden döndükten sonra birkaç yıl pazarcılık yaptı Cemal. Soğuk ve yağmurlu günleri saymazsa işinden de memnundu. Ama istediği kızın ailesi pek hoşnut olmayınca farklı...

Öyküler

HÜSEYİN USTA

Güneş yavaş yavaş yüzünü gösteriyordu. Sabahın en güzel saatleri, günün en temiz havası ve ıpıssız bir zaman dilimi; tadına doyum olmayan bu güzellik insanın...

Öyküler

BEY KONAĞI

… kasabasında bir konağın yanan ışığı hariç her hanenin içi karanlık, ocağı sönük, duvarı yıkıktı. İhtişamlı konağın içinde bir bey yaşardı, adı ise Yaşar’dı....

Öyküler

ÇOBAN LAZIM

Çoban olduğuma bakmayın. Biraz hatır gönül desteğiyle olsa da dışarıdan liseyi bitirmiş bir adamım ben. Her ay mutlaka bir kitap okurum. Birkaç gün gecikmeli...

Öyküler

YİRMİNCİ MERMİ

“Burada olmayı hiç ama hiç istemedim.” G-3 silahının şarjöründeki mermiler esas duruşta olmalarına rağmen duydukları bu söz karşısında ağızları açık bir halde sesin sahibine...