SAATİ Saati soruyorsanız Saat: 8:45’dir Zaman da aslında büyük bir boşluk gibidir Biz bir vakitler mavi gökyüzüne şöyle bir bakıyor, bu bir rüya mı...
Postmodern’e Başını Kaldırmış Bir Ama’ya Dair… Gece ve Karınca
kendini tut
çağırmasın o düşman
gibi yabancı
ya da bırak
sanki kır kahvesi,
içinde gezdirdiğin
hep yedek
ağır bi uçurum kenarı
alınmış ya tüm kapılar
şu kilitli hâline… pes!
mantık çalıyor
bak yine plakta ‘long play’
fondaki müzik ama
hayatın hüznü
bir hırsızlığın göbeğinde
tam da;
‘bu bir soygundur’ un girizgâhı
uyandırılmışız uygunsuzca
erotik uyarılar işte!
hırsız, bütün ahenk senkron
ve ritmi çalmanın peşinde
dansa kaldırıyor öyle işveli püryosma
rehin alınırız belki bir de
kim bilir vuruluruz
önemsiz bir sıyrık olur
talihli sayılmayız ama
bakarsın
herhangi lüzumsuz bi avm’nin
atılırız girdabına
virüs bulaşır
ölmeyecek kadar hastalanırız
reklamlar öldürmez;
süründürür…
Freud’un en pis..kanalitik
katkısıdır ama işte
korkarım artık Freud
bu akıbeti çözemez
/hâlâ yaşıyor muyuz sahi
arafta sahil kenarı
sahilde Kafka!/
kanalizasyonda geçiyormuş film
üzgünüm
öyle dedi ve ağızları ayrıldı
tüm alık plasiyer eleştirmenlerin.
vicdan kaykıldı depreşti
depremlere ne güzel atıftı oysa
sayamadılar bile
depresyona giren kaç yıldız kaydı
hadi rakama dönüşün
başka türlü sürmüyordu varlığınız
yokluğun hatırına bu cümle analiz
bu tatava bu nümayiş
üzgünüm
rakamlarla aram iyi değil
tanıyamıyorum sizi
suretiniz pek silik ama
asıl tanıyamadığım o değil…
kırılmadınız ya!
“özünde herkes iyi” biliyor musunuz
Öz… o saklı cennet
niye saklansın ki!
siz zaten
estetikle çok fotojeniksiniz…
ajanslar yeni bir haber geçti bu arada
hassasiyet, plastiği kabul etmemiş
icadını reddedince
tedavülden kaldırılmış
kalan duygusal azınlığın ise
nesli tükenmek üzereymiş
mülteci kamplarından alınıp
müzelerde yaşatılacakmış(!)…anıları…
hiçbir insansı ziyaretçi beklenemiyor
o sebep gerçek gözyaşı
enjekte edilmiş droidler üzerinde çalışılıyor..muş
dedim ya öfkeliyim
giydirmeye uğraştıkları
hiçbir yaşam aksesuarı uymuyor üstüme
şaka mı bu!
ben yapınca anlamamış bile değilsiniz
kayıtsızlığınız diyorum
ruhlarınızı parçalıyor!
karanlığa geçiyorum ben
müntehirlerin elleriyle yakamda
samimi olmaya
o müderris karıncadan
ödünç istemek niyetim var
geceleri ders veriyormuş akşam okulunda
icazet alabilirsem
bir su zerreciği kefenim olacak
size aydınlık günler dilerim…
Halis Tamkoç
Author Erik Ağacı Öykü
İlgili İçerikler
İNZİVA insanca değil bu olup bitenler keşke toprak olsaydım sarpa saran olaylar, olaylar, olaylar nehirler hep bulanık göğün rengi maviye hasret vakitler katrandan yığınak...
İÇİMDEKİ SAVAŞ İçimde amansız bir savaş sürmekte Yıllarımı verdiğim, ter döktüğüm yollar tahrip edilmiş Binlerce kor ateş döşenmiş, Girmeden hissettiğim cehenneme Beynimde ise fokurdayan...