EYLÜL “Tamam, geliyorum.” diye kapattı telefonu. Vestiyerden mont geçirdi sırtına. Ne saçına baktı ne başına. Üstünde alelade bir kazak, altında mavi bir kot pantolon…...
ŞEHİR
şehrin zihni gizli hazine
karanlığı delen toynakların ayak seslerinde
yıldızları yıkanan gece, merhem şehrin yaralarına
taze nefes fidanların köklerine
sevinçler büyürken toprağın derinliklerinde
toz bulutları dağılacak gökte
neşeli ağaç yaprakları çıkıp koynundan rüzgârın
uyandıracak uykulu şehri
incecik ritmik kelimeler yağacak maviden
zamanın sesiyle
çiğ tonuyla çiseleyip şehre
gökyüzü çizecek her yüze
yüzler aydınlanacak şehrin zihninde
bitti sanılan bir zamanın yenilenmesiyle
şehrin zihni gizli hazine
delecek karanlığı güneşin renklerinde…
Sevgi Erol Öçal
