SAATİ Saati soruyorsanız Saat: 8:45’dir Zaman da aslında büyük bir boşluk gibidir Biz bir vakitler mavi gökyüzüne şöyle bir bakıyor, bu bir rüya mı...
Bak yükseliyor Mimar Sinan’ın camilerinde kubbeler
Sen birinde ay oluyorsun diğerinde güneş
Gece ve gündüz birleşiyor ellerinde
Bir yakana hüznü diğerine sevinci ilikliyorsun
Toprak bir testi ellerin
Âşıkların acılarına şarap sunuyorsun
Ömer Hayyam’ın rubailerinden
Kırmızı bir üzüm gibi kanıyor gözlerin
Yudum yudum sarhoşluğuma damlıyorsun
Fuzuli dolduruyor seni dudağından
Çini işlemeli bir kadehe
Sen geleceği gösteriyorsun
Tac mahal inşa ediliyor Hindistan’da
İçine defnediliyor aşkın tohumları
Bir yüzün ölümün bakışı diğeri bitmeyen güzelliğin
Mısır’a sultan oluyorsun
Ama bir kuraklığa tutuluyor yalnızlığın
Bir yağmur damlasına yaslanmayı bekliyorsun
Parmakları kesiliyor rüzgârın kanatlarında
Sen hep çocuk kalıyorsun sevdanın ocağında
Muhammed Korkmaz