OLMAYIŞLAR Nice tebessümler erittin ateşte Teraziler tartmaz oldu yalnızlığı Çıkarcı makamlar Ve sahteliğin anaforunda Savrulup durdu zaman. Filiz filiz umutlar ektin düşüncelere Gerçekliğin...
Bardakta içilmeyi bekleyen çay
Bir kedi sevilmek isteyen
Bir kitap okunması gereken
Geç kalınmışlarla dolu hayat
Yetişememekle, koşturmayla
Kırık dökük bir yalnızlık
Bir kapı sesi, bir insan sesi
Bir televizyon sesi, bir bağırış sesi
Kimdi, neydi, nereden geliyordu
Bilinmiyordu
Öylece göğe bakıyordu
Ağaçlara, kuşlara
Ve kendini dinliyordu
Kendini, kalbini, aklını
Bir seyahat canı çekiyordu
Bir otobüs yolculuğu
Tanımadığı insanlarla dolu
Belki bir trenle de olurdu
Belki bir bisikletle
Dünyayı dolaşası geldi
İki tekerlekle.
Sabriye Aytaç