karanlık çekilince başlıyor karanlığımız acıya saplanmış nefesimizle kendi sesimizin yankısını arıyoruz sen gözlerini esrik uykulara teslim ederken ben ömürlerini sana bağışlamış yıldızlara ay ışığı...
karanlık çekilince başlıyor karanlığımız acıya saplanmış nefesimizle kendi sesimizin yankısını arıyoruz sen gözlerini esrik uykulara teslim ederken ben ömürlerini sana bağışlamış yıldızlara ay ışığı...
Cazibesine ihanet eden şiir! Sen de gel beriye Seyreyle allı morlu yazgıları Saklambaç şimdilerde içimizde sessiz Kahkahalar var oynak gecenin içinde Nakış nakış işlenmiş...
Yeni yılı karşıladığımız “Yılbaşı eğlenceleri” birkaç yıldır tartışmasız yaşanıyor. Daha önce ev içi çekişmeler ve huzursuzluklara neden oluyordu. Yine de kutlamalara dokunduranlar var… Konuyla...
İnansam güçlü olacağım çocuğun derdini mayalayan dünya da Şekerleri yere düştükten sonra tek ilâhla tanıştığını öğrenen boğuk kalan yüzlerini Paslanan parmaklıklara en çok benzeyen...
Kazması omzunda yenik ve mağrur bir kaşık Ferhat Dağ yaralı Şirin sudan ucuz Osman Akyol
“Ölümü çağırma, sus!” dedi annem. Sakın çağırma. Duymasın diye bunca zaman sustum zaten annem. İnan sustum. Kemiklerim çatırdadı sadece, tek tek kırılırken. Şimdi de...
Herkesi maziye döndüren bazı sözler vardır; etkisinin bünyemize epey tesirinin olduğu kelimeler, okurken altını çizdiğimiz satırlar ve belki de defalarca aynı yerde takılı kaldığımız...
Nisan yağmuruydu camda buğulanan Her yıl baharlar süslerken gözler buğulu dalıp gitti Bilmem kaçıncı bahardı Yenik düşmüştü aşka Papatyadan fal açmıştı seviyor sevmiyor Serçeler...
Sana yalanlar söylemeyeceğim, Destina incitmeyeceğim yüreğine sığınan düşlerini kalbimden kalbine konan kelebekler ömrünü ömrüne ulamaya kan içinde kalsa da sana yetişmeye umut aşılayacağım ayaklarıma...